25 Ekim 2011 Salı

AMBRE SULTAN by SERGE LUTENS





Notalar:Kişniş, sandal ağacı, vanilya, defne yaprağı, paçuli, reçine, mür ağacı yağı, melek otu, amber, benzoin, dağ kekiği

Ambre Sultan, Serge Lutens parfüm evinin kesinlikle en başarılı kokularından biri. Benim en sevdiğim parfümler listesinde başları çekiyor. İçeriğinden de anlaşıldığı gibi oryantal ,yoğun bir yapıya sahip....

Ambre Sultan içeriğini çok sevdiğim ve uzun süredir denemek için sabırsızlandığım bir parfümdü. Amber kokularını her zaman sıcak ve seksi bulmuşumdur. Yani amber temalı kokuları istisnasız hep sevmişimdir..

Ambre Sultan baharatların, kuru otların olduğu nefes kesici bir açılış yapıyor. Defne notasını baskın olarak parfümde hissedebiliyorum. Açılışı bana Arabie'yi anımsattı. Onda ki kuru otların, baharatların kokusu Ambre Sultan'da oryantal notalarla harmanlanmış. Basenotes'da ve bazı parfüm blogların da okuduğum yorumlarda bu parfümün üst notaları şifalı otların, sıcak kayaların arasından çıkan kuru otların, baharatların kokularına benzetilmiş. Kesinlikle doğruluyorum!! Ambre Sultan benim için de şifalı ,karanlık, derin bir karışım. Etkisi oldukça uzun. Sizi İhtişamlı saray hayatlarına, lüks yaşantılara davet ediyor. Bu parfümü sürerken uzun uzun hayaller kurabiliyorsunuz. Hiç tatmadığınız yaşantılar içinde buluyorsunuz kendinizi. Hatta bu parfümü anlamak için sürünüp külliyelere , hanlara bile gitmişliğim var. İçeriğindeki vanilyaya bayıldım. İşte en sevdiğim vanilya kullanım biçimi. Sadece parfüme konfor ve derinlik kazandırılmış, bir miktar sandal ağacı ile yumuşatılış. Çok hafif tatlı bir yapıya bürünmüş. Mükemmel tamamlanmış bir parfüm Ambre Sultan...

Bu parfümün en sevdiğim özelliği ise şişe tasarımı. Serge Lutens bazı parfümlerini ve özel koleksiyonunu dökmeli 75 ml'lik şişelerde satışa sunuyor. İnternet üzerinde araştırdığım bilgilere göre bu şişelerin fiyatlarının 850 Euro gibi astronomik rakamlar da satılıyor olduğunu öğrendim. Değer mi ? bence kesinlikle değer. Her biri altın değerinde benim için.

21 Ekim 2011 Cuma

VIOLET BLONDE by TOM FORD





Üst Notalar:menekşe yaprakları, pembe birber, italyan mandalinası
Orta Notalar:iris kökü, zambak yasemini, iris absolütü, baie gülü
Alt Notalar:Süet, benzoin, virgina sedir, misk, gri vetiver. hindistan cevizi, yeni bahar, susam

Tom Ford, Violet Blonde'un lansmanını yaptığından beri sabırsızlıkla beklediğim parfümlerden biriydi. Uzun bir süredir raflarda yer alan bu parfümü yorumlamak için biraz zamana ihtiyacı olduğunu düşündüm. Marka Tom Ford olunca beklentim yüksek olmuştu. Ana akımın en büyük markalarından biri. Deri ve süet kokuları oldukça sivri ama bir o kadarda seksi bulduğum kokular. Ama bazı parfümlerde dayanılmaz olabiliyor bu notalar. Karşıma çıkacak en kötü ihtimalde bile Tom Ford'un lüks anlayışı ile karşılaşacağıma inanıyordum. Beklediğim oldu ve ben Violet Blonde'u çok sevdim. Parfümü  ilk denediğim andan itibaren başarılı buldum.

Seks satar diye anılan bu modacının, parfümlerine de bu kaşı açısını iyi yansıttığını düşünüyorum. AyrıcaTom ford'un parfümleri tek bir nota etrafında şekilleniyor. Örneğin: Orkide, paçuli, menekşe, vetiver...

Parfümün ana yapısı her ne kadar adı menekşe-süet kokusu olsa da bu parfüm benim için bir iris-süet kokusu. Oldukça uzun süre hissedilen menekşe notası olmasına rağmen parfüm irisin, süetin hakimiyeti altında sanki. Açılışında dahi parlak mandalinayla beraber hissedilen menekşe yapraklarına hüküm sürmüş bir iris notasını hissedebiliyorum. İris ve misk fikrimce parfümün pudralı yapısına neden olan notalar. Süet kesinlikle korktuğum gibi yoğun değil, parfümün her aşamasında hafifçe hissedilebilir şekilde doğru miktarda kullanılmış. Benzoin molekülünü doğal olarak ya da aroma kimyasal formunu koklama şansım olmadı ama içeriğinde kullanılan her parfüme karakterli bir hava kattığını düşünüyorum ve bu notaya sahip birçok parfümü seviyorum. Parfüm benzoin den dolayımı bilmiyorum şekerli bir yapıya bürünüyor ama kesinlikle rahatsız etmiyor tam tersi tene daha yakın duruyor. Parfüm kuru bir vetiver notasıyla ve etkisi kaybolmayan misk ve süetle tene veda ediyor.


18 Ekim 2011 Salı

UNE ROSE by FREDERİC MALLE





Notalar :Pelargonium (sardunya çiçeği), ağaçsı notalar, gül, meyve notaları, şarap


Frederic Malle evi bir çok parfüm tutkunu insanını vazgeçemediği  niş bir marka. Marka birçok parfümörle çalışıyor ve onların sanatını en iyi şekilde yansıtması için en iyi ortamı sağlıyor.
Bu markanın için ilk parfüm yorumumu une rose üzerinden yapmak istiyorum. Özellikle gül ve sümbülteber parfümleri kullanımı zor ayrı bir zevk gerektiren bir gruba aittir. Ben gül kokularını çok seviyorum ama pudralı olanlarını değil. Sade, temiz ve pudralı olmayan yani tütsülerle, misklerle, biberlerle harmanlanmış baharatlı gül parfümlerini daha çekici buluyorum. Un rose oldukça temiz, nemli, parlak bir gül kokusu. Okuduğum yorumlar karanlık, kehribarlı bir gül kokusu olduğunu söylüyor ama karanlıktan ziyade hırçın bir yapısı var. Ama bir yandan parfümün tamamına bakarsanız temiz bir gül kokusu hakim. Sanki yağmurdan sonra nemli bir havada üzerinde çiğ taneleri birikmiş olgun, kırmızı gülleri kokluyorsunuz.Yeşil notalar da var ve nemli olmasının en büyük nedeninin bu notalardan kaynaklandığını düşünüyorum. İlginç bir yapısı yok ama çarpıcı ve doğal. İçeriğinde bahsedilen meyvelerden ağaçlardan eser yokmuş gibi hepsi güle yedirilmiş. Bu parfümün konsantrasyonu oldukça yoğun. Şişesinin üzerinde %25 olarak belirtilmiş. Une Rose da bir "gül" kokusu olduğuna göre markanın en pahalı kokularından birisi olması gayet doğal. Yüksek oranda gül yağı kullanılmış. Bununla birlikte aynı şey Portrait of a lady için geçerli. Eğer gerçek, baskın bir gül kokusu arıyorsanız Une Rose'u denemenizi öneririm.

10 Ekim 2011 Pazartesi

Agua de Loewe Mediterraneo Loewe

Üst notalar:tarhun otu,portakal,afrika portakal çiçeği
Orta notalar:yasemin,müge,ardıç
Alt notalar:misk,sedir,vanilya

Tekin acara gittiğim zaman yeni çıkan parfümlere göz atmıştım ve ilk gözüme çarpan Loewe Mediterraneo'yu denemiştim. İlk notalarıyla beraber Lowe oldukça ferah ağaçsı bir koku karşıladı beni. Aslında şu soğuk kış günlerine girdiğimiz zaman diliminde Loewe markasının bu mevsimde böyle bir koku çıkarmış olması garip. Çünkü cehennem gibi sıcak olan geçtiğimiz yaz günlerinde bu koku serin bir meltem misali tenimizde essin istemezmiydik. Ben isterdim, çünü ben bu kokuyu sevdim. Ağaçlarla çiçeklerin narenciye notalarıyla hoş bir uyumu..

Loewe markasının genel olarak kokularını denediğim zaman beni çok heycanlandırdıklarını söyleyemem.Genel olarak şekerli yapıda kokular üreten bu marka Türkiye'de sadece Tekin Acar'ın bünyesinde olduğu için mağza çalışanları tarafından hep özel bir markaymış gibi lanse ediliyor.

Parfüme gelmek istersem. Adından da anlaşılacağı gibi yine bir akdeniz kokusu, mediteraneo yazınsının okur okumaz merakımı celbetti.  Ardıç, selvi ve belkide içeriğinde bahsedilmeyen ağaçlarla güzel bir yapıya sahip. Ama denediğiniz zaman çok farklı bir koku olmadığını düşüneceksiniz. Çünkü benzerleri oldukça mevcut ki ben bir miktar Fa'nın  Carribean Lemon isimli kolonyasına benzettim diyebilirim. Fiyatının parfüme nazaran birkaç gömlek fazla olduğunu düşünüyorum. Ama bu olumsuz özellikleriyle yinede hoş bir koku olduğu kanısındayım

9 Ekim 2011 Pazar

SERGE LUTENS UN BOİS VANİLLE





NOTALAR:vanilya,hindistan cevizi,sandal ağacı,siyah meyan kökü,badem,tonka fasulyesi,benzoin,gaiac ağacı(?)

Un Bois Vanille Serge Lutens in Bois serisinin vanilya kokusu.Oldukça yoğun bir içeriğe sahip lezzetli bir koku UBV.İlk tenime sıktığımda sırf bir Serge Lutens im olsun diye yada şekerli kokuları seven biri olsam bu parfüme para verirmiydim diye sorguladım kendimi.İlk izlenimim bu parfüm neden Serge Lutens koleksiyonun da olduğuydu aslında.Parfümün ana yapısı bu markanın çizgisine hiç mi hiç uygun değil di(hala olmadığını düşünüyorum)
Çok karmaşık bir yapısı olmayan ama bir o kadar yoğun,tüm notalarının vanilyaya teslim olan bir parfüm UBV.Aslında bunun gibi birçok örneğe rastlayabiliriz.Dior hypnotic poison,Lolita lempica parfümleri,yada piyasada patlayan şekerli ,vanlyalı öncü kokuların ardından çıkmış birçok fiyasko koku.Ya buram buram şeker kokar yada iyi dengelenmemiş vanilya(en kötüsüde bu).Sert bir eleştiri gibi görünse de bu fikirlerden tamamen arınmış bir beyin ile koklamak istedim UBV yi.Evet vanilya çok fazlaydı ama beraberindeki meyan kökü ve benzoin yüzünden parfümün ilginç bir havası vardı.Hele ki vanilya notası o kadar gerçek ki.Yazın bir miktar tenime UBV sıktım ve sıcak ta ne kadar dayanabilirim bu kokuya dedim ve test etmek istedim.Sonuç olumlu.UBV beni kesinlikle baymadı hatta bir miktar kendine hayran bıraktı diyebilirim.Vanilyasının gerçekliğine.Hindistan cevizinin katmış olduğu egzotik havaya.Hatta ben içeriğinde bahsedilmese de misk notasına hayran oldum.
 Evet parfüm yoğun tatlı bir koku ve bu erkekler için negatif bir özellikmiş gibi gözükebilir ama alt notalarındaki hafif tuzlu yapısı ve misk kokusu erkeklere de uygun olduğunu belirtmek isterim.Yalnızzzz UBV nin bir negatif özelliği varki bu parfümü almamam için yeterli bir sebep.Elimde ki 1 ml lik numuneyi dahi bitiremedim çünkü bu koku sürekli kullanılsa kesinlikle bıktırabilir(yani sürekli vanilya vanilya ve vanilya kokmak).Arada bir kullanmak lazım ama o kadar para verip bir süre sonra sıkılıp kenra atmak çok mantıklı bir tercih değil.Bu yüzden UBV benim için hayal kırıklığı olmasa bile denenmesi gerketiğini düşündüğüm bir koku.