14 Kasım 2013 Perşembe

Osmanthe Yunnan by Hermes

Notalar: Çay, portakal, osmanthus çiçeği, frezya, deri, kayısı

Osmanthe Yunnan Hermessence koleksiyonunun en sevdiğim üyesi. Osmanthus içeren parfümleri keşfettikçe bu notayı gerçekten sevdiğimi anladım. Osmanthe Yunnanın artı bir yönü var. Mükemmel bir dengede kombine edilmiş. Pürüzsüz ve çok ama çok güzel. Şeftali gibi kokan Osmanthus çiçeği ile kullanılan çay ve kayısı müthiş bir birliktelik sergilemiş. Özellikle çay notasının altını çizmek istiyorum. Benim çok sevdiğim notalardan biridir çay notas. Siyah ya da yeşil her türlü olanını seviyorum. Burada kullanılan çay yeşil çay olsa gerek çünkü üst notalarda oldukça ferah bir açılış ile karşılaşıyorum ve portakaldan ziyade ben bunun sebebini çay notasına yorumluyorum. Kalıcılığı gayet güzel ama silaj konusunda biraz zayıf. Ben bu yüzden kavurucu sıcaklarda bu parfümü kullanmayı tercih edenlerdenim. Kışın veya aşırı soğuklarda kullanıldığında havanın etkisi ile silinip gidecekmiş hissi uyandırıyor. Ellena'nın kompozisyonlarını gelişen parfüm zevkim ile daha az sever oldum zamanla. Çok nadirdir aslında O'nun yaptığı parfümlere aşık olma durumu. Osmanthe Yunnan aşık olduğum parfümlerinden biri. Diğerleri ise Elixir des Merveilles ve Santal Massoia. Amouage için tasarladığı Dia'yı çok merak ediyorum ve daha denemedim. Frederic Malle için tasarladığı L'eau d'Hiver'ı seviyorum ama benim için aşk değil. Osmanthe Yunnan'a dönersek deri notası belli belirsiz. Çay notasının ferah özelliğini bir süre sonra sanki demlenmiş bir çay kokusuna dönüştürüyor deri. Bu nedenle çay notasını her daim hissedebiliyorum.

Osmanthe Yunnan'ı özellikle çay notasını sevenlere öneriyorum. Hafif  parfümleri sevenlere ise baş ağrısı yapmadan rahat kullanımı olduğu için öneriyorum. Ve son olarak bu parfümü ömrüm boyunca kullanmak, koklamak istediğim bir zevk olduğunu söylemek istiyorum.

13 Kasım 2013 Çarşamba

Muscs Koublai Khan by Serge Lutens

Notalar: Sivet, castroneum, gül, amber, laden reçinesi, amberette tohumları, kişniş, vanilya,misk, paçuli

Muscs Koublai Khan benim için ilk etapta bir şok olmuştu. Kokladığım, denediğim her şeyden farklıydı. Ne olduğunu, neye benzediğini hala düşünüyorum. Öncelikle parfümü ağır bulduğumu söyleyemem. Hatta içeriğinde bu kadar hayvansal ögeler barındırması ve tende oldukça yumuşak bir tavır sergilemesine şaşırdım doğrusu. Kesinlikle kirli. Kirli ama baştan çıkarıcı bir parfüm. Muscs Koublai Khan ayrıca benim için bir ten parfümü. Onun bir ten kokusu olduğunu hatta üzerine parfüm kokusu sinmiş ve uzun süredir etkisini kaybetmemiş, belki bir miktar sigaraya ya da ter kokusuna mazur kalmış bir ten kokusu olduğunu düşünüyorum. Bana daha çok erkeksi ögeleri hatırlattı. Bahsettiğim erkeksilik maskülen tavırdan ziyade bedensel ögeler içeren bir kokusal farklılık. Gül notası bir noktadan sonra baskın ve çok güzel. Hatta bir miktar gülün yanında salisilatları da hisseder gibiyim. Dediğim gibi farklılığının yanı sıra dışı ve bu sebeple herkesin parfümü değil kesinlikle. Bu parfümü özel anlardan ziyade duyusal, ya da duygusal anlarda kullanımı onu anlamlı kılar diye düşünüyorum. Ben bir şişe alır mıyım? muallaktayım. Ama onu çok sevdiğimi ve arada bir koklamak istediğimi söylemeden geçemeyeceğim.