29 Nisan 2013 Pazartesi

Mancera Oud S

Notalar: Bergamot, karanfil, tarçın, yasemin, gül, yasemin, ylang ylang, menekşe, misk, amber, deri, öd ağacı

Mancera markasının parfümlerini bu aralar anlamaya çalışıyorum. Elimde birçok parfümün numunesi mevcut ve üzerimde deneyecek cesareti bir türlü bulamadım. Parfümlerinin çoğunda ana nota öd ağacı. Uzun süredir öd ağacı parfümlerini kokluyorum ve sevip sevmediğim duyguları arasında gidip geliyorum. Öd kolay bir nota değil, taşıması gerçekten cesaret gerektirir. Brandroom'da ki  bir görevli ile uzunca sohbet etmiştim. Bu tarz parfümleri genelde Arapların çok fazla satın aldığını söylemişti. İnsan kendi kültürü içerine yakın şeyleri yadırgamıyor. Gül, amber, tütün gibi notalar bize bir şeyler anımsatıyor. Öd ağacı kokusu tanıdık değil. Hatta saf olarak kokladığımda tulum peynirine benzetmiştim.

 Oud S ise garip bir parfüm. Yani hangi ortamda kullanılır anlayamadım. Hangi anıma eşlik edebilir. Başlangıcı  bana umumi tuvaletlerde ki aldehit kokularını anımsattı. Ama bir yanım bu kokuyu çok beğendi. Alt notalarda parfüm oturuyor ama gene zor bir karakteri var. Tıbbi bir şeyler var bu parfümde. Ne yasemini hissediyorum ne de gülü. Menekşe, ylang ylang notaları nerede acaba sorup duruyorum. Ama genede sevdim bu parfümü. Belki ileride bir şişe Mancera S sahibi olabilirim.

28 Nisan 2013 Pazar

Kenzo Jungle L'Elephant by Kenzo


Notalar: Kişniş, mandalina, şeftali, karanfil, ylang ylang, paçuli, amber, vanilya

Birçok kişinin aksine benim Kenzo'nun parfümleri ile aram iyidir. Bünyesindeki birçok aquatic parfümü diğer ana akım markalarının aquatic parfümlerinden daha çok severim. Ama hiçbir zaman uzun süre kullanacak kadar da bağımlısı olmadım o ayrı. Jungle L'Elephant ise Kenzo'nun en sevdiğim parfümü. Markanın çizgisinden daha farklı ve karmaşık bir yapıda. Uzun yıllardır hala ona sadakatini devam ettiren birçok insan tanıyorum. Parfümün yaratıcısı tasarımlarını çok sevdiğim parfümör Dominique Ropion. Oldukça sıra dışı parfümlere imza atan Ropion'un gerçekten sıra dışı parfümlerinden biri Jungle L'Elephant. Hatta bir niche parfüm markası adı altında bile satışa sunulabilir. Jungle L'Elephantı çok seviyorum ama nedense kullanmaktan hep çekiniyorum. Karakterli bir parfüm ve bir ruhu var. Biraz tozlu biraz da karanlık notalar içerirken, hatta dip notaları oldukça konforlu olup üstüne bir de zamk gibi kalıcıyken "evet bu benim parfümüm olabilirmiş!" diyorum ama her kokladığımda içimi kaplayan kasvet duygusu onu benden uzaklaştırıyor. Uzun lafın kısası bu parfümü seviyorsanız ömür boyu kullanın...